KÜRT GENÇLERİN ŞAHLANIŞ DÖNEMİ
Hayata hasret yaşatılan bir dönem geçirdiler
Kendi topraklarında, kendi köylerinde gurbet yaşadılar
Gün geldi burunlarını sokağa çıkarmaya, bir sokak ötedeki arkadaşlarının yanına bile gitmeye cesaretleri yoktu.
Çocuk olma hakları daha onlar çocukken ellerinden alınmıştı
Çoğu okulsuz, okul olsa bile öğretmensiz bir şekilde okumayı sadece hayal kurarak öğrendiler
Onlara biçilen yaşam çeşidi sadece hizmet elemanlığıydı
Tek bildikleri ve doğuştan ana dilleri kürtçe idi ama onu da kullanmak yasaktı
Bilmedikleri dille seslenmeleri istenmişti onlardan
Lastik ayakkabılar iel daha çocuk yaşta hayvan gütmeye tırmanırlardı dere tepe ve dağ taş
Oyuncak denen nesneyi bilmezlerdi bile, saçlarını bile kör makasla köyün büyükleri derme çatma bir şekilde keserlerdi
Öyle parfüm, jöle falan ne gezer. Hayallerine bile sığmazdı
Etiketler yapıştırılmıştı onlar. Bunlar kürt, domuz gibi güçlüdürler, her işi yaparlar, cahiller, hor görülecek yapı içinde ezginleştirilmişlerdi.
Derme çatma Türkçe konuşmayı öğrendiklerinde ise kendi içlerindeki duyguları yine de ifade edemezlerdi. İçlerindeki duygular, şiirler, şarkılar hep içlerinde sıkışıp kaldı.
Tezek içinde, yalın ayak büyümeyi öğrendiler, hastalandıklarında köyün şifacıları tedavi ederdi onları, hastane doktor hemşire ebe gibi nimetler onlara bir hayli uzaktı.
Öyle marka ayakkabı, kıyafet gibi lüksleri olmadığı gibi, en fazla akşam yatarken gökyüzündeki yıldızlara okurlardı yüreklerindeki masalları ve zaten hayatları hep gece yıldızlığında geçti. Güneş onlara çok uzaktı.
Bu yazdıklarım size hayal ya da hikaye gibi geliyor değil mi ?
Daha başlamadım yazmaya …
İşte Fetö ve PKK bir milletin çocukluk kaderinin istikbale erişmesindeki en büyük engeldi. Salya sümük ağlayarak vaaz veren Fethullah Gülen’in din ticareti kısveti altındaki zemine kurban edilmişti Güneydoğu’nun Kürt halkı.
Kahramanlar Kahramanı Abdullah Öcalan kahpesinin ise kirli oyunu ve tuzakları Kürt halkının yaşam kaderini perişanlıklar ve acılar içerisinde geçirmesine ilk sıradaki sebep olmuştu.
Tabi bu arada derincilerin payını da unutmamak gerek.
Gelenin vurduğu, gidenin vurduğu ve kalanın hayatının yok olduğu bir girdap içerisinde 40 yıl çığlıklarını duyurmaya çalıştı yüreğine kurban olduğum Kürt insanım.
Türkiye topraklarına, vatan kardeşliğine, din bütünlüğüne, hizmet ve edep kültürüne en büyük hizmeti ve mimarlığı yapan kitle Kürt halkıdır. Ama bir türlü kirli yapılar bunun bu şekilde algılanmassına izin vermediler.
Kirli yapıların uşaklığını yapanlar APO’nun etrafında kenetlenmiş ve kullanabilecekleri en masum yapı kürt halkı olarak kararlaştırılmış, ardından meydan şövalyeleri doğurulmuş, ismine siyasi parti denilmiş, eline saz verip şarkı söylettirilmiş selolar ve avaneleriyle sözüm ona Kürt sorunu, kürt halkı gibi manşetlerle oyunlar tuzaklar ve yıkımlar yaşanmıştı.
Fetö – Pkk ve diğer kirli ve hain yapılar birbirlerinden bağımsız gibi görülsede aslında bu sistemin eş paylı ortaklarıydı. Tahrik, fitne, fesat ve nifak tohumları ekerek toplumsal kutuplaşmayı yaratıp, istedikleri emele erişebilmenin tek yolu kürt halkı üzerinden geçiyordu.
Oysa bayrağımıza, vatanımıza, milletimize, kalkınmamıza, ekonomimizeve diğer tüm unsurlara en büyük katkı kürt halkındandı.
Günümüzde bile halen batı illerimizde maalesef kürt halkına dair menfi algılar henüz yıkılabilmiş değildir.
20 yıldan beri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yönettiği Türkiye ve Ak Parti iktidarı bu kemikleşmiş sorunun çözümü için önemli çabalar harcadı. Kürt açılımı, demokratik açılım, kürt meselesi gibi bir çok farklı başlıkta masalar kuruldu, umutlar yeşerdi ve ardından masalar yıkıldı, umutlar söndü. Çünkü tek taraflı çözüm asla başarıya ulaşmazddı ve ulaşamadı da. Terör gruplarının kahpe planları ve siyasi uzantılarının insanlık dışı tahrikleri bu meselenin çözümsüzlük çemberinde sıkışmasına sebep oluyordu.
Kahpe ve Düşman genelde dışarıdan değil, içeriden yuvalanır. Tıpkı Fetö gibi, Tıpkı Hdp gibi, Tıpkı diğer örgütler gibi. Ak Parti iktidarının Güneydoğu siyasetçi belirlemeleri ise akıllara zarar veren cinstendir. Bir iki siyasetçi dışında vekillik kanadında ya da başkanlık kanadında derdi ve çabası Güneydoğu olan, gayesi barış ve huzur olan siyasetçi bulunduğunu söylemek aptallık olur.
Cesaret adımları atmayı ilke edinememiş, yüreğinde o duygu olmayan ve tek derdi kendisi olan siyasetçi yapıları sahiplerinden maalesef arınamadı Ak Parti.
Bu nedenle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Güneydoğu ile ilgili atmaya çalıştığı tarihi adımlar maalesef doğulu siyasetçi niteliksizliğinden ötürü hep aksak, hep yarım ve hep çözümsüz kaldı. Buna rağmen inkar etmemek gerekir ki birazdan yazacağım satırların mimarı Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır.
Yeni nesil kürt gençleri inanılmaz cesur ve vizyon sahibidirler. Edep adap taşıyıcılarıdır. Adalet, hak ve nizam konusunda taviz vermezler. HDP mitinglerinde boy gösteren, hdp ye oy veren gençler bile içlerinde Erdoğan’a karşı müthiş bir hayranlık vardır. Erdoğan’ı kendilerine benzetirler. Cesur, yürekli ve idealist yönüyle.
Son 5 yıla baktığınızda, 40 yılın darbelerine ve hasarlarına rağmen doğu’da müthiş derecede yükseliş gösteren Kürt gençliği başarısı vardır. her alana hakimdirler, girişimcilikleri, eğitimde ilerleyişleri, kültür sanat ve sporda inanılmaz başarıları, şehrin ve ülkenin kalkınmasındaki öncü rolleri, günümüzde az bulunan edep ve saygı tutumları. bunları kürt halkı tamamen kendi başardı. bu başarıya ise zemini Cumhurbaşkanı Erdoğan sağladı.
Bu yüzden bu güne kadar sandığa yansımasa da, 2023 seçimlerinde Güneydoğu’da sandık bir başka açılacak. Kürt gençleri esaret, zulüm ve kendilerini kullanmaya çalışan tüm yapılara kapılarını kapattı. Kızıltepe’ye bir uğrayın, nusaybin’i bir gezin, Dargeçit’te bir kahve molası verin. Derik Mazıdağ ve şöyle bir Mezopotamya da tur atın o zaman ne demek istediğimi anlayacaksınız. Ya da yolda gördüğünüz herhangi bir Kızıltepe’li, Nusaybin’li bir gence misafir olun, o zaman daha iyi anlayacaksınız.
KÜRT GENÇLERİNE SON SÖZÜM ….
Yüreğinize kurban kardeşlerim.
Yaşadığınız toprakları cennete çeviren sizler oldunuz
Ve biliyorum ki bu ülkede silahlar susacaksa bunda da en büyük pay sizin olacaktır.
Sizleri çok seviyorum …
Murat Çuhadar
Türkiye’nin Yaşam Koçu
SİYASETEN EMEKLİLİĞİ HAK EDENLER …
İsim isim yazmaya gerek yok. Hepinizden bahsediyorum.
Eski ve Mevcut Vekiller, sakın ha, Allah rızası için bir kez daha aday olmayı aklınızdan bile geçirmeyin. Ali cengiz oyunlarıyla uğraşıp bir milletin kaderine bir kez daha darbe vurmayın. Neye hizmet ettiğinizi bilmiyorum ama millete hizmet etmediğiniz kesin.
Maşallah Dolgun bir hayat boyu sürecek maaşınız, implant diş haklarınız hemde ananız babanız herkesiniz dahil. Kariyeriniz, havanız civanız. E yetmez mi ? hadi şimdi emeklilik keyfini çıkaruın, torun torba sevin, ibadet edip Allah’tan af dileyin. Umreye hacca falan gidin. Yazlık villalarınızda bahçe düzenleyin, mutfak fayansını değiştirin, komşularınıza anılarınızı falan anlatın.
Ama bu aday olma hevesinizden artık vazgeçin. Kısacası öte sokakta oynayın ve bizi rahat bırakın.
Yiğitlerin, yüreklilerin, memleket sevdalılarının önünü tıkamayın. Bırakın huzur sevgi ve refah içinde yaşasın artık bu halk.
Ne teröre çare buldunuz .
Ne tarımsal kalkınmada devrim yaptınız
Ne yıllardır kan kusan çiftçinin elektirik sorununu çözdünüz
Ne istihdama katkınız, ne de bir sofraya cacık
Kalıcı, ele avuca sığan, eser diyebileceğimiz hiçbir şeyiniz yok
E yetmedi mi ???
Şimdi Hedef 2023
Mardin tarihinin belki de en nitelikli Valisi Mahmut Demirtaş İş başında
Deneyimli siyasetçi Orhan Miroğlu Abilik görevinde
İl Başkanı Faruk Kılıç çarpışarak dik duruyor
Latif Özel sınıra sıfır noktada kalkan görevii yapıyor
Hüsamettin Altındağ edep ve ahlak abidesi yönüyle siyaset arenasının şerefini koruyor
Siz de üzerinize düşeni yapın. GİDİN ve sadece nefer olarak hizmet edin halka ve halktan aldıklarınıza bedel ödeyin.
Bu arada, sizi de unutmadım Eski Belediye Başkanları. Sakın kımıldamayın. Oturun yerinize.
HDP seçmenini kaybetti ve seçmen şimdi kendine güveneceği yer arıyor. Bu Fırsat hepimizin. Rüzgar değişti. Mardin hazır. Engel olmayın yeter ….
Murat Çuhadar
Türkiye’nin Yaşam Koçu