Koftiden anne babalık yapan, ya da kendini anne baba olarak nitelendiren ama ANNE ve BABALIK makamının ne kadar kutsal ve ulvi bir yönü olduğunu bilmeyen, maneviyattan uzak, toplumsal değerlerden uzak bir aile yapısı içerisinde, yetiştirdiği sandığı çocuğun hayatını ve istikbalini mahfeden Annecik ve Babacık dolu insanlarla dolu bir TÜRKİYE… Vah ki ne Vah …
Çocuğun tekeli altında yürüyen ANNECİK ve BABACIK yığıntısı doldu ortalık. Aile Meclisi denilen kavramın kalmadığı ve çevresel faktörlerin etkisi ile yetişen, sözüm ona çağdaşlık, özgürlük, demokrasi ve insan bireydir ve bireysel düşünüp karar verir mantığı ile salaklık mekanizmasıyla Aile yapısı ve dokusunu bozan aileler türedi TÜRKİYE’de. Hem de çoğunluktalar.
NA’PALIM HERKESİN ÇOCUĞU ÖYLE diyerek bu mekanizmanın gelişmesine pirim veren eksik akıllı aptal düşünceli ebeveynler sayesinde, gerçekten hızla herkesin çocuğu öyle olmak üzere.
Bu günkü yeni yetişen genç neslin asla bir suçu yok. Mutsuz ve sağlıksız bir yaşam sürdüklerinden haberleri olmayan bu neslin en büyük zehir aşılayıcısı ANNE ve BABALARDIR.
Değer olgusu olmadan yetiştirilen bu çocuklardan toplumsal değer algısı oluşumu beklemek büyük haksızlıktır.
Son 20 yıldan beri hızla yitirilen AİLE birliği maalesef bu kaçınılmaz sorunu doğurdu.
İnternet ve sosyal medyada sürülen yaşamlar, aile ve entegre aile kavramının yitirilmesine, aile birliğinin hızla yıkılmasına, çapsız ve yasak ilişkilerin çoğalması ve normalleşmesine, boşanmaların sıradan bir hal almasına, amca, hala, dayı, teyze gibi kavramların önemsiz kalmasına, sosyal akrabalık olan komşuluk müessesesinin tamamen kaybolmasına, aynı ev içinde başka dünyalar ve başka odalarda yaşam alanlarının kurulmasına, ortak sofra, ortak iletişim, ortak zaman geçirme gibi yaşamsal şifa özelliği olan olguların yitirilmesi ve daha sayabileceğim onlarca sorunu dış faktörler değil, ebeveynlerin yani Anne ve Babaların izin vermeleri ile kaynaklandığını söylemek sanırım Anne ve Babalara haksızlık olmaz.
ANNE VE BABALAR … ÇOCUKLARINIZI SİZ MAHVETTİNİZ ….
Birkaç gün önce üniversite giriş sonuçları açıklandı. Ohooo alın size şenlik. Hanginiz çocuğunuzla ortak karar vererek ona dairr sağlıklı rehberlikle dolu bir mekanizmada yerleşmesini sağladınız ??? Ben söyleyeyim … % 70’iniz öyle bir şey yapamadınız. Çalışmadan, çaba sarf etmeden ve hele ki özel üniversite ismi altında yaptıkları seçimlerle çocuğunuzu başarılı falan sandınız dimi ??? hay aklınıza tüküreyim…
Çocuğunuzun meslek eğilim testlerini yapmadan, kendi ergenlik düşünce kalıbıyla söylediği her şeye KARAR VE HAYAT SENİNDİR EVLADIM diyerek Anne ve Babalık yaptığınızı falan sanıyorsunuz dimi ???
Özel üniversitelerin ve yine aynı şekilde özel ortaöğretim okullarının fahiş ve devasa fiyatlarına kredi çekerek, ev araba satarak, borç harç bularak yaptırdığınız kayıtlarla çocuğunuz gelecek kazanacak sandınız dimi ???
Yurt ve diğer fiyatlardaki kafirlik düzeyindeki rakamları ödemeyi kolay sanıyorsunuz ve nasılsa çocuğumun istikbali söz konusu diyerek aslında çevreye karşı hava basma ve çocuğunuza söz geçirememe gibi faktörlere esir olduğunuzun farkındasınız ama bu farkındalığı saklıyorsunuz dimi ?
Halen hepiniz oğlunuzun ve kızınızın prens ve prenses olduğunu, en güzel, en akıllı, en harika çocuğun size bahşedildiğini zannediyorsunuz ama sizin zor bela özel üniversiteye parayla soktuğunuz prens ve prenses sandığınız çocuklarınızı göklere altı boş şekilde çıkartırken, Hakkari’de dağda çobanlık yaparak , özel dershane, özel okul saçmalığında değil, dar olanaklarda okuyan lastik ayakkabılı çocukların Türkiye birincisi olarak en klas devlet üniversitelerini kazandığını gördüğünüzde o kibir ve ego dolu kalkmış kıçınız umarım azcık yere basar ve gerçek prenslerin ve prenseslerin ebeveynleri nasıl evlat yetiştiriyor diye gidip onlardan ders alırsınız inşallah.
Özel okul, özel üniversite, özel yurt gibi mekanizmaların kafirlik düzeyindeki soygunlarını göğüslemek tercihinizdir. Ona ben karışmam. Ama daha önemlisi şu… sizler böyle Annelik Babalık yaptığınız sürece. Ateizm, Deizm, Gay’lik, Lezbiyenlik, LGBT, marjinal yapılar, örgütsel yapılar gibi bir çok sistemli tuzak yapılar sizin o prens ve prenses dediğiniz çocuklarınıza kucak açıp onları yeni kimlikleri ile sizden çalmaya devam edecekler. Sizlerde biz anne baba olarak görevimizi yaptık. Hayat onların hayatı deyip işin içinden sıyrılacaksınız.
Neyse daha fazla yazıp da sizin canınızı sıkmayayım. Şu an yaşadıklarınız sadece fragman, filme hazır olun. Nasılsa bu filmi siz çekip, siz seyredeceksiniz. İyi seyirler dilerim size.
Ama sakın bana bu sorunlarınız için seansa gelmeyin. Vallahi döverim sizi….
Murat Çuhadar
Türkiye’nin Yaşam Koçu