Bilinçsiz kullanım ve kontrol mekanizmasının olmadığı cehennem çukuru sosyal medya, Aile parçalamaya, can almaya ve istikbal tehtidi yaratmaya devam ediyor. Kirli iş ve ilişkilerin yasal kaçış alanı olarak da kullanılan bu mecrada tehlike günden güne büyüyor. 13 yaşından itibaren sosyal medyadan tanışıp, birbirini hiç görmeden sevgili olup evden kaçan kızlar. Eşlerini ve çocuklarını bırakıp daha önce hiç yüz yüze gelmedikleri halde başka erkeklere kaçan kadınlar. Sahte gelin, uyuşturucu torbacılığı, mafyatik bağlantı çetelerinin boy gösterdiği ve saanal çete oluşturdukları ortamlar ve bu ortamlarda onlarla her an karşı karşıya gelebilecek ÇOCUK ve GENÇLERİMİZ. Özentilerin, sanal duyguların ve kirli tuzakların pençesi olarak hayatımızda korku tüneli haline gelen sosyal medyada şimdilerde ışıltılı tasarımlarla ürün satışı altında insanları dolandıran çeteler her tarafı sarmış durumda. Yapılan araştırmalarda Türkiye’nin sosyal medya kullanımında dünya sıralamasında ilk sıraları alması sevindirici bir konu değildir. Çünkü arama motorları istatistiklerinde ülkemizde porno, cinsellik, uyuşturucu gibi menfi konularla alakalı girişler son derece risk boyutunu aşmış duruma geldiği görülmektedir. Günlük cep telefonlarıyla sosyal medya kullanım saati 6 ila 8 saat arası olduğu, gençlerde ve çocuklarda ise bu rakamın 12 ila 16 saat arası olduğu gözlemlenmiştir. Sağlık açısından, aile bağları ve düzeni, sosyal ve kişisel gelişime yüksek seviyede hasar veren sosyal medya bağımlılığı ayrıca aşağıdaki sorunları da hayatımıza entegre ettiğini görmekteyiz.
Anksiyete’yi artırabilir.
Kıskançlık duygularını artırabilir.
Duygusal yorgunluğa yol açabilir.
Stres seviyesini artırabilir.
Uyku sorunlarına yol açabilir.
Önemli sorumlulukların ihmal edilmesine yol açabilir.
Sosyal medyanın neden olduğu bu zorluklar, fiziksel sağlık sorunlarına yol açabilir.
Sosyal iletişimin ve aile bağlarının kuvvetlendirilmesinin en önemli koruyucu tedbir olduğunu söyleyen uzmanlar, bu konuda ailelere örnek davranış gerçekleştirmeleri konusunda çağrıda bulundular. BIRAKIN O TELEFONU ELİNİZDEN, KENDİNİZLE VE AİLENİZLE İLGİLENİN